Hatay’da Kültür ve Spor Tarihi
Spor Tarihi
1924’ten sonra Hatay’da kültür ve spor alanlarında kıpırdamalar göze çarpmaya başlamıştı. İlk olarak Şükrü Balcı’nın girişimi ile Antakya’da “Gençspor” adlı bir spor klübü kuruldu. Fransızlar bu klüp için izin vermeyi çok geciktirdiler. Uzun yazışmalardan sonra klüp yönetim kuruluna bir Fransızın katılması koşulu ile klübün açılmasına izin verdiler.⁵ Klüp, gençler arasında çok ilgi gördü. Gençspor Klübü’nün kurulmasında Şükrü Balcı’nın maddi, manevi emeği büyüktür. Diyebilirim ki, klüp onun eseridir.
Gençspor Yönetim Kuruluna Fransız lise öğretmenlerinden biri sırayla ve muntazam seçiliyordu. Komşu Halep ve Şam spor kuruluşlarıyla temasa geçildi. Antakya’da canlı bir spor hareketi başladı.
Klüpte bir de kitabevi kurduk.⁶ Türkiye’den kitaplar getirttik. Fakat bu kitabevi bir süre sonra Fransızları ürkütmüş olacak ki, Fransız Mesalih-i Hassa (Özel Hizmet) subayı yöneticileri çağırarak spor klübünde spor yapılması gerektiğini, bu çatı altında bir kitaplık kurmanın yersiz olacağını ileri sürdü. Biz okumanın, kültürü geliştirmenin de bir çeşit kafa sporu olduğunu söyledik. Olmadı. Düşündük, taşındık, kitaplığın ayrı bir bölüm olarak başka bir binaya yerleşmesine karar verdik. Binayı bulduk, kütüphaneyi naklettik, adını da “Bekir Efendi Kütüphanesi” koyduk. Bekir Efendi, Antakya’da ilk kurulan ilkokul öğretmenlerinden erdemli bir sarıklı hoca idi. O zamanın gençlerinden bir çoğu Bekir Efendi’den feyz almışlardı.⁷ Bu suretle bir çeşit “hile-i şeriye” ile kütüphaneyi kurtardık.
Gençspor Kulübü, Hatay’ın spor ve kültür yaşantısında önemli rol oynamıştır. Bugünün büyükleri ve şimdi yönetim mekanizmasında yer almış bu gençlerin bir çoğu yaşamamaktadır. Klüp üyeleri kitaplıktan yararlanır, geceleri toplantı düzenler, eğlenceler yapılır, plaklar çalınır, dans edilirdi. Klüp biraz da o zaman gençlerimiz için doğal bir ihtiyaç olan sosyal bir merkez halini almıştı.
Bir ara Türkiye ile spor temasları gerçekleştirmeyi düşündük. En yakın komşu il Adana klüpleriyle maç yapmak için Fransızlardan pasaport istedik. Sudan bahanelerle Adana ile spor temasları başlatma isteğimize yanaşmadılar. Bu girişimin komşu iki ülke olan Türkiye ile Suriye arasında bir takım siyasi olaylara neden olabileceğini ileri sürdüler. Biz de kulüp olarak bu işten istemeyerek vazgeçmek zorunda kaldık.
⁵ Gençspor 26 Ağustos1926 tarihinde kuruldu. Tamamlayıcı bilgi için bkz. Mehmet Tekin, “İşgal Yıllarında Hatay Cemiyetleri III: Gençspor Kulubü”, Güneyde Kültür sayı 16, (Haziran 1990), s. 15-21
⁶ Gençspor Kütüphanesi 21 Ağustos 1931 tarihinde 500 kitapla hizmete açılmıştır. Mehmet Tekin, “Hatay’da Kitap ve Kütüphanenin Tarihi Üzerine Bir İnceleme” Güneyde Kültür, sayı 25, (Mart 1991) s. 3-9
⁷ Bekir Efendi Antakya Rüşdiyesinin ilk öğretmeni idi. 50 yıla yakın hizmetten sonra Ankara İtilafnamesi’nin imzalanmasını takip eden günlerde Birecik’e göçetti ve 2-3 yıl sonra orada vefat etti.
Hatay’da Kültür Tarihi
1925 yılından itibaren Hatay’da kültür ve fikir hareketleri giderek hız kazanma eğilimine girdi. Anayurtta Mustafa Kemal’in devrim hamlelerini hassasiyetle izliyor, bu devrimleri günü gününe benimseyerek biz de uygulamaya çalışıyorduk. Ancak bu durum Fransızları tedirgin etmekte idi. Hatay’da gençler tarafından titizlikle benimsenen bu uyanış karşı Fransız otoritesi gericileri ve özellikle yobazları destekleyen bir politika gütmeye başladı. Başta şapka devrimi olmak üzere bütün devrimlere, özellikle “laiklik” rejimine karşı Fransız mandası topyekun cephe almıştı. Fransızlarla birlikte mandacılara satılmış olan ve kendilerini “eşraf” sayan çıkarcılar da yobazları kışkırtmakta, başta Atatürk olmak üzere bu devrimleri yapanların müslümanlıkla ilgisi olmayan “mason”lar olduğu propogandasını yaymakta idiler. Fransızların propaganda desteği ve gericileri kışkırtan davranışları Hatay Türk gençliğini kamçılamakta, genç kuşakların da gericilere karşı cephe alması sonucunu doğurmakta idi.
Antakya’da ve tüm Hatay’da tek yayın organımız bile yoktu. İstanbul’dan postayla 3 günde gelen İstanbul gazetelerini okuyabiliyorduk ancak.
Gençspor Kulübünü 1926’da kuran uyanık gençlerimizden Şükrü Balcı, bu konuda ilk adımı attı. Balcı, 1928 yılında Antakya’da “Yeni Mecmua” adlı haftalık bir dergi çıkarmaya başladı.⁸ Siyasi niteliği olmayan bu dergi, ancak sosyal, edebi içerikli yazılarla yayınlanıyordu. Yazarları arasında Şükrü Balcı, Vedi Münir Karabay, Nafi Miski, Avukat Firuz Hanzad ve diğer arkadaşları vardı. Fakat bu dergi Hatay’da yayın ihtiyacını istenen düzeyde tatmin etmedi. Bir süre sonra Yeni Mecmua yerine günlük, siyasi nitelik taşıyan “Yenigün” adlı gazete aynı kimseler tarafından çıkarılmaya başlandı.⁹ Öte yandan Fransızlar da Şam hükümetinin para yardımı ile Türkçe “Antakya” adlı bir gazeteyi hemen yayına geçirdiler. Bu gazetenin başında Rum Ortodosk 2 vatandaş vardı. Fakat manda yanlısı gazete tutunamadı. Bu arada Şükrü Balcı Yenigün’ü daha iyi yürütebilmek için bana işbirliği teklif etti. Anlaştık ve birlikte çalışmaya başladık.¹⁰ Ben zaman zaman gazetenin imtiyaz sahipliğini, yazı işleri müdürlüğünü yaptım. Yönetim işleri de aşağı yukarı tamamen bende idi.
Antakya gazetesi kapandıktan sonra bu gazetenin basıldığı matbadaki makine ve malzemeyi taksitle satın aldım. Bugünkü Yenigün Matbaası’nın temeli de bu şekilde atılmış oluyordu.
⁸ Yeni Mecmua’nın ilk sayısı 15 Mayıs 1928 tarihinde yayınlanmıştır.
⁹ Yenigün’ün ilk sayısı 16 Eylül 1930 tarihini taşır. Önce haftalık idi, 5 sayı sonra 14 Ekim 1930’dan itibaren haftada iki gün çıkmaya, bundan bir yıl sonra günlük yayınlanmaya başladı. Mehmet Tekin, Basın Tarihi s.67
¹⁰ Selim Çelenk Yenigün ailesine 1931 yılında katılmıştır.